Gerçeği Görmek İster misiniz?

Gerçeği Görmek İster misiniz?

Okumak yerine dinlemek isterseniz, buradaki podcast bağlantısına tıklayabilirsiniz.

 

“Uğraş kişiyi mutlu kılan şeydir; önce gücüyle bir kötülüğü kısa sürede iyiye dönüştürür. Bu nedenle, yarın, erkenden iş başına! Evet, dün yaptığınızı yıkılmış bulursanız, tıpkı karıncalar gibi, hemen yıkıntıları kaldırmalı, önlemleri yeniden düşünüp bulmalısınız. Böyle olursa, dünyanın kendisi yuvarlanıp içinden parçalansa bile, onu siz yeniden kurarsınız, sonsuza değin zevkle…” diyor Goethe, ne kadar anlamlı ve güzel bir bakış açısı. Hayatımızın hangi bölümünü yaşıyor olursak olalım kendimizi olduğumuzdan daha iyi hale getirmemiz gerekiyor. Eğer öğrenciysek derslerimizle bir barış imzalamalı ve okul hayatımızı canlandırmalıyız. Eğer iş hayatındaysak her günümüzü bir öncekinden aktif, bilgi olarak daha bir donanımlı hale gelmeliyiz.

 

Bugüne kadar çok bilgili insanlarla karşılaşmış olabiliriz fakat asıl etkileyici olanlar bilgisini kalbiyle aktaran kişiler. Günümüzde hepimiz bir koşuşturma içerisindeyiz. Bu koşuşturmada bazen nereye gittiğimizi de sorgulamıyor değilim. 

 

Nereye bu gidiş? Hepimiz insanız ve beynimizle birlikte duygularımızın da kontrolü altındayız. İnsan olduğumuzu unutmadan daha iyiye, daha güzele ulaşmanın bir formülü yok mu? Mümkünse tablet formunda: ) tabi bu şaka. Çünkü insan hayatını daha güzele ulaştırmak için çok çaba sarf etmesi ve elde ettiği gelişimi de ileriye götürmesi hayat yolculuğunda büyük bir önem arz ediyor. Hayat bugünden yarına değişip gelişmiyor. Ama bugünden yarına alınan kararların etkisiyle şekilleniyor. 

 

Bazen olumsuzluklar yaşıyoruz. O zaman ne yapmalıyız? Ben bu durumu maçlardaki mola zamanlarına benzetiyorum. Mola almalı ve hayatımızdaki gidişatı oturup şöyle derinden irdelemeliyiz. 

 

-Neden böyle oldu? 

 

-Benim bu sürece ne gibi etkilerim var? 

 

-Kendi karakter özelliklerimizi atlamadan, neyi, nasıl farklı yapabilirdik?

 

-Ve bundan sonrası için nasıl davranmalıyız? 

 

Sanıyorum hepimiz zaman zaman bu düşüncelere dalıyoruzdur.  Özellikle hayatımızda istemediğimiz bir yöne doğru gidiş hissettiğimizde…Asıl soru şu, neden o ana kadar düşünmüyoruz? 

 

Ülke olarak da son derece üzücü ve ciddi bir durumun içerisindeyiz. Bazen gözümüzün önündeki gerçekleri fark edemediğimizi düşünüyorum. 

 

İngiltere’deki “Laughlab” adı verilen bir deneyde çalışan araştırmacılar, dünyanın en komik fıkrasını ortaya çıkarmışlar. Hertfordshine Üniversitesi’nden Richard Wiseman’a göre bu çalışma, şakaların psikolojik yönünü ele alan en kapsamlı araştırma. Bu araştırmaya göre farklı ülkelerden katılımcılar hangi fıkraya seçmişler, hep birlikte okuyalım!

 

Sherlock Holmes ile Dr. Watson kampa giderler. Güzel bir yemek yiyip sonra uykuya dalarlar. Birkaç saat sonra Holmes uyanır ve arkadaşını dürtükler.

-“Watson, yukarıya bak ve bana ne gördüğünü söyle”.

– Watson cevap verir: “Milyonlarca yıldız görüyorum.”

– Holmes sorar: “Bu sana neyi gösteriyor?”

– Watson bir an düşünür ve yanıtlar: “Astronomik olarak milyonlarca galaksinin ve dolayısıyla milyarlarca gezegenin varlığını görüyorum. Yıldızların konumuna bakarak saatin 3´ü çeyrek geçtiğini çıkarıyorum. Teolojik olarak tanrının kudretini ve kendi acizliğimizi görüyorum. Meteorolojik açıdan da bugün havanın çok güzel olacağını tahmin ediyorum. Neden sordun? Sana ne gösteriyor?”

 

 Holmes arkadaşını sabırla dinlemiştir ama artık dayanamaz:

– “Çadırımızı çalmışlar!”

 

Bazen gözümüzün önündeki “gerçekleri” görmemek diye buna denir herhalde…

Okumak yerine dinlemek isterseniz, buradaki podcast bağlantısına tıklayabilirsiniz.

 

Sevgilerimle

Öznur Karaeloğlu

E-mail: oznur@oznurkaraeloglu.com

oznurkaraeloglu.com

https://www.instagram.com/oznurkaraeloglu/

https://www.youtube.com/@oznurkaraeloglu

https://www.linkedin.com/in/oznurkaraeloglu/

https://www.facebook.com/okaraeloglu

https://linktr.ee/OznurKaraeloglu

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

177

Related Posts

Your Shopping cart

Close